12 Haziran 2010 Cumartesi

Vs.

Minik ama hızlı adımlarla yanıma yaklaştı. Elimdeki kitapçığa bakmak için can attığı, meraklı gözlerinden anlaşılıyordu. Karşımda saflarını aldılar, 3-2 oynayacaklardı. "Peki," dedi, "Swarovski ilk on listesinin sende ne işi var?". Küçük aptallardan oluşan müritler, kıkırdadı. Küçük aptalları hep yanında taşırdı, aptallıklarından güç alıyordu sanki. O gruba dahil olabilmeniz için aptal olmanız birinci koşuldu. Başımı hafifçe aşağı eğerek -çünkü hepsi çok küçüktü- hepsine göz gezdirdim ve "Kızlar parıltılı şeyleri severler." dedim. Gözünün önüne düşen sarı buklesini kulağının arkasına itti. "Biz sevmiyoruz ama." dedi. Bunu hep yapardı, küçük aptalların adına konuşmak onda refleks haline gelmişti. “Çünkü kızlar,” diye vurguladım, “kızlar parıltılı şeyleri severler.”.


167

0 yorum:

Yorum Gönder